Japon siyaseti tarihi günlere sahne oluyor.
Giyimine varana dek bir Margaret Thatcher hayranı ve “Demir Leydi” lakaplı 64 yaşındaki Sanae Takaiçi’nin bu ay başında Japonya’da iktidardaki koalisyonun büyük ortağı LDP (Liberal Demokrat Parti)’nin yönetimini devralması ile ülke tarihinde ilk defa bir kadının başbakanlığa seçilmesi olasılığı belirdi.
Takaiçi’nin, LDP’nin koalisyon ortağı, Soka Gakkai adlı Budist kuruluşun siyasi partisi Komeito ile aniden yollarının ayrıldığı en zayıf ve çalkantılı olduğu zamanda ve parlamento aritmetiğinin bu kadar kırılgan olduğu bir anda seçilmesi bazılarına göre talihsizlik, bazılarına göre ise manidar.
Zira başbakan olursa Takaçi, bölünmüş bir parlamento ve enflasyonun yükselişte olduğu, yaşlanan bir ekonomi ve toplumu yönetmek durumunda kalacak.
Japonya’nın 2022’de suikasta kurban giden başbakanı Şinzo Abe’nin haleflerinden biri olarak kabul edilen Takaçi, Abe gibi muhafazakâr milliyetçi ekolden geliyor ve uzun zamandır LDP’yi yönetme yarışında ismi geçiyordu.
Başa gelirse selefi Abe’nin yarıda kalan Japon Anayasası’nın 9’uncu maddesini değiştirip Japonya’nın silahlanmasının önünü açmak olduğunu gizlemiyor.
Takaiçi’nin LDP kurultayında genel başkanlık seçimini kıl payı da olsa kazanması Cinsiyet Eşitliği Endeksi’nde gelişmiş dünya ülkeleri arasında en alt sıralarda yer alan Japonya’da en başta devrim olarak algılandı.
Sanae Takaiçi
Ne var ki küçük ortak Komeito, Takaiçi’nin seçilmesinden kısa bir süre sonra LDP ile olan koalisyonu aniden bitirdi.
Kulislerde Komeito’nun ayrılık kararını, Takaiçi’nin destekçisi olarak bilinen ve LDP’nin genel sekreteri olarak atadığı Koiçi Hagiuda’nın, üzerinde şaibe iddiaları dolaşan yardımcısı bir bürokrata el çektirmeyi reddetmesi üzerine tepki olarak aldığı konuşuyor.
Dolayısıyla Takaiçi şu an başbakan olarak gereken milletvekili sayısına ulaşmakta çok daha zorlanıyor. Bahsi geçen en güçlü koalisyon ortağı adayı Osaka merkezli ve muhalefetin ikinci en büyük partisi konumundaki Nippon İshin (Japonya İnovasyon Partisi). Başında da şu anki Osaka Valisi genç politikacı Hirofumi Yoshimura bulunuyor.
Ekonomik ve sosyal kırılganlık
Ülke ekonomisinin verdiği sinyaller de Takaiçi’nin başbakanlık yolunu zorlaştırıyor.
Japonya Inovasyon Partisi (JİP) Takaiçi’nin bağlı olduğu LDP’nin güvenlik politikası ve muhafazakar ekonomi yönetimini benimsiyor görünse de iki parti yerel yönetimlerin özerkliği ve göçmenler konularında birbiriyle çelişiyor.
JİP ülkedeki sosyal bozulmayı ileri sürüp sıkı bir göçmen politikasını savunuyor ancak ülkede son yıllarda hızla düşen doğum oranı nedeniyle yabancı işgücüne olan ihtiyaç artıyor.
Yine de Almanya’daki mutsuz, aşırı sağcı genç oyları kendine mıknatıs gibi çeken AfD (Alternative für Deutschland) partisi veya ABD’deki MAGA’nın (Make america Great Again) Japonya versiyonu olarak yükselişe geçen aşırı sağcı Sanseito’dan daha uygun bir ortak olacağı düşünülüyor.
Japonya’nın geleneksel hasmı Çin’den gelebilecek tehditler ve suların durulmak bilmediği Asya-Pasifik bölgesindeki güç oyunları da başbakan olursa Takaiçi’nin başını ağrıtabilir.
Sanae Takaiçi’nin özel hayatı da merak ediliyor.
2004’te evlenip 2017’de boşandığı politikacı eşi Taku Yamamoto ile 2021’de tekrar evlenmiş olması ve bu yıl içinde felç geçiren kocasının bakımını üstlenmesi takdire şayan. Kadınların evlendikten sonra kocalarının soyadlarını almasını şart koşan Japon yasalarına rağmen kocasının Yamamoto olan soyadını Takaiçi olarak değiştirmesi de şaşkınlıkla karşılandı.